Home / Haberler / TESİAD REFERANDUM KARARINI AÇIKLADI

TESİAD REFERANDUM KARARINI AÇIKLADI

PYD, PKK, FETÖ/PDY GİBİ ŞER UNSURLARLA AYNI SAFTA YER ALAMAYIZ ŞERH DÜŞEREK EVET

Cumhurbaşkanınca onaylanması ve Anayasa Mahkemesine gidilmeyeceğinin açıklanmasından sonra Referanduma gidecek olan Anayasa metninin netleşmesi üzerine TESİAD, TESAM üyesi akademisyenlerle bir araya gelerek metnin son halini detaylıca inceledi.

Daha sonra Anayasa değişikliği ile ilgili üye iş adamlarıyla Türkiye çapında yapılan bilgilendirme toplantılarında artı ve eksileriyle bu konuda iş adamları bilgilendirildi.

Ve en nihayetinde Türkiye çapında üyelerin genel eğilimlerini öğrenmek ve dikkate almak üzere anketlerle teşkilatların nabzını tutan başkan ve koordinatörler ile genel merkezde bir araya gelinerek son bir değerlendirme toplantısı yapıldı.

Bu toplantıda il ve ilçe teşkilatlarında TESİAD üyesi iş adamları arasında yaygın bir şekilde “EVET” deme temayülü olduğu görüldü.

Gerek akademisyenlerle ve gerekse iş adamlarıyla yapılan müzakereler, istişareler ve şura neticesinde TESİAD olarak referandumda “EVET” deme kararı alındı.

TESİAD Genel Başkanı Muhammet İlyas BOZKURT
TESİAD Genel Başkanı Muhammet İlyas BOZKURT

 

Bu toplantının kapanış konuşmasında önemli noktaların altını çizen Genel Başkan Muhammet İlyas BOZKURT şu şekilde konuştu:

“Arkadaşlar bildiğiniz gibi yıllarca gerek televizyon programlarında, gerek gazete ve dergilerde ve gerekse akademik makale ve akademik dergilerde parlamenter sistemin bu ülke için dar geldiğini ve birçok sorunun kaynağı olduğunu defalarca dile getirdik.

Türkiye’nin başkanlık sistemi ya da yarı başkanlık sistemlerinden birisine geçmesi gerektiğini ve özellikle yarı başkanlık sisteminin Türkiye için ideal bir sistem olduğunu defalarca belirttik.

Bugün referandum için önümüze gelen metin, başkanlık sistemine geçilecek şekilde dizayn edilmiş bir metindir.

Eğer Türk halkının iradesi evet yönünde tecelli eder ve Türkiye başkanlık sistemine geçerse parlamenter sistemden kaynaklanan sorunların tamamı ortadan kalkacak, daha güçlü bir yürütme ve istikrarlı hükümetler gündeme gelecektir.

Bildiğiniz gibi gerçek ve güçlü demokrasilerde “yönetimde istikrar, temsilde adalet” ilkesi vardır. Bu anayasa değişikliği “yönetimde istikrar” ilkesini yerini getirmektedir. Ancak “temsilde adalet” konusunda her hangi bir madde bulundurmamaktadır. Temsilde adaletin sağlanabilmesi için dar bölge ya da daraltılmış bölge sistemine geçilmesi gerekir ki sistem zamanla otoriter bir yapıya dönüşmesin.

Bu endişemizi Cumhurbaşkanımızın başdanışmanı Anayasa Hukuku Profesörü Prof. Dr. Burhan KUZU hocamızla paylaştık. O da daraltılmış bölge sistemi üzerinde çalıştıklarını referandumdan evet çıkması halinde anayasa değişikliğini müteakiben hemen başlanacak olan uyum yasaları çerçevesinde daraltılmış bölge sisteminin de getirileceğini söyledi.

Daraltılmış bölge sistemi başkanlık sistemindeki en önemli denge balans faktörüdür. Bu olmadan kesinlikle gerçek manada başkanlık sistemine geçilmiş olmaz.

Şayet Türk halkının iradesi referandumda evet yönünde olursa Türkiye Cumhuriyeti Devleti makas değiştirecek ve parlamenter sistemden başkanlık sistemine geçecektir. Bu ülke için bir ilerleme ve kazanım olacaktır. Ancak yeterli değildir. Çünkü başkanlık sistemi de kendine özgü bazı yeni sorunların kaynağı olacaktır. Bu bir ilerlemedir ancak yeterli değildir. Gelecekte Türkiye mutlaka yarı başkanlık sistemine doğru yürümelidir.

Öte yandan bu anayasa değişikliği içerisinde 18 madde altında toplanan 102 fıkra içerisinde 4 fıkra var ki alışılagelmiş başkanlık sistemi dışında bir kısım yetkiler barındırmaktadır. Bugün kamuoyunda hayır oyu kullanacak olanların itirazları genellikle bu dört fıkra etrafında toplanmaktadır.

Referandumda sonucun “evet” çıkması halinde bu dört fıkradan kaynaklanacak olumsuzlukların tekrar Türkiye’nin gündemine geleceğini ve bunların düzeltilmek için yeniden anayasa değişikliğine gidileceğini tahmin etmekteyim.

Hâsılı bir yerde mutlak kâr ya da mutlak zarar yoksa karar verirken kâr-zarar dengesine bakılır. Biz de kararımızda bu noktaya odaklandık. “Hayr-ı kesir için şerr-i kalil kabul edilir” düsturunca kararımızın “evet” olmasının vatan ve milletimiz için daha hayırlı olacağı kanaatine vardık.

Ayrıca 15 yılı aşan geçmişimizle her zaman hakkın, hakikatin yanında ve doğruların safında olmaya özen gösterdik. Bugün de böyle bir meselede TESİAD’ın tertemiz isminin PKK, DHPC, FETÖ/PDY gibi örgütlerle aynı safta yer almasına izin vermemiz de düşünülemezdi.

Referandum sonucu ne olursa olsun çıkacak sonucun vatanımıza, milletimize ve istikbalimize hayırlar getirmesini diliyorum.”

 

TESİAD Bursa İl Yönetimi
TESİAD Bursa İl Yönetimi

 

*TESİAD İstanbul İl Yönetimi
*TESİAD İstanbul İl Yönetimi

 

*TESİAD Konya İl Yönetimi
*TESİAD Konya İl Yönetimi

 

*TESİAD Ankara İl Yönetimi
*TESİAD Ankara İl Yönetimi