Home / Haberler / TESİAD Genel Başkanı M.İlyas Bozkurt gündemde merak edilen konuları değerlendirdi

TESİAD Genel Başkanı M.İlyas Bozkurt gündemde merak edilen konuları değerlendirdi

Tüm Etkin Sanayici İş Adamları ve İş Kadınları Federasyonu ve Türkiye Ekonomik, Siyasal ve Stratejik Araştırmalar Merkezi Genel Başkanı Muhammed İlyas Bozkurt Petrol savaşlarından Charlie Hebdo’ya gündemde merak edilen olayları değerlendirdi.

PETROL SAVAŞINDA RUSYA’NIN TÜRKİYE HAMLESİ
Ekonomi gündeminde geniş yer tutan petrol fiyatlarındaki düşüş ile ilgili de açıklamalar yapan TESİAD Genel Başkanı Bozkurt, “Enerjiyi yöneten sanayiyi yönetir, sanayiyi yöneten ekonomiyi yönetir, ekonomiyi yöneten dünyayı yönetir. Bu döngüde en kritik nokta enerjidir. Yeryüzünde çıkan çatışmaların, savaşların temel nedeni enerjidir. Son olarak yaşadığımız olay da bununla alakalıdır. Ukrayna kriziyle ABD ve Rusya arasında derinleşen ayrım, AB ve ABD’nin Ukrayna’yı Rusya’dan koparmasıyla, buna karşılık Rusya’nın Kırım’ı topraklarına katmasıyla ortam iyice gerildi. Rusya’nın bu hamlesine Karadeniz’de tatbikat yaparak karşılık veren ABD, Rusya’nın da Karadeniz’de tatbikat yaparak savaş sinyalini vermesiyle sıcak savaşı tercih etmeyip, Rusya’nın ekonomisinin bel kemiğini oluşturan petrol kartını kullandı. ABD, Suudi Arabistan’a üretimi artırma talimatı vererek petrol arzını artırdı, buna mukabil petrol fiyatlarında 115 dolardan 45 dolara düşüş yaşandı” dedi. Rus ekonomisinin yüzde 73’ünü petrol ihracatının oluşturduğunu belirten Bozkurt, Rusya’nın GSMH miktarının bu şekilde yere çakıldığını söyledi. Rusya’nın bir dizi önlemlerle bu baskıya direndiğinin altını çizen Bozkurt, “Esas mesele, bundan sonra Rusya ne yapacak. Rusya ekonomik baskıya boyun eğmedi; aksine Türkiye, Çin ve Hindistan’la kritik anlaşmalar imzaladı. Bu hamlelerden sonra Çin petrol ithalatını gayrı resmi verilerle yüzde 25 artırdı, bunların arkasını Hindistan ve Türkiye’deki artışlar izleyecek. Rusya’nın, ABD’nin petrol kozunu arzı artırarak savuşturması bekleniyor. Bu düzlemde Cumhurbaşkanımızın Şangay çağrısına burun kıvıran Putin, kendi ayaklarıyla Türkiye’ye geldi” şeklinde konuştu.

CHRALİE HEBDO’DA MADALYONUN İKİ YÜZÜ
Başkan Bozkurt, konuşmasının ilerleyen bölümlerinde sorular üzerine Fransa’da yaşanan Charlie Hebdo katliamına da değindi. Çizilen karikatürün Hz. Muhammed’e yapılan büyük bir saygısızlık ve ahlaksızlık olduğunu belirten Bozkurt şöyle konuştu: “Bir Müslüman elbette ki bu olaya sessiz kalamaz, kalmamalıdır, kalıyorsa bir problem vardır. Charlie Hebdo’nun yaptığı ahlaksızlığa elbette tepkiliyiz. Fakat vereceğimiz tepki İslam’a zarar vermeyecek meşru dairede olmalıydı. Bunu akılla, bilimle, sanatla, basınla, rasyonaliteyle yapmalıydık; mitingler yapmalıydık ve sesimizi böyle duyurmalıydık. Bu bir insanlık sorunudur, bu olayın failleri İslam’ı terör dini olarak göstermiş ve Müslümanları korku kaynağı haline getirmiştir. Bunu propaganda olarak görmek yanılgı olur. Sorunu kendimizde aramalıyız. Terör ve şiddet İslamiyet’in özünde olmayan şeyler. İslam sadece işgale karşı şiddet kullanmayı meşru kılar. Aynı zamanda bu meşruiyet savaş hukukuyla sınırlıdır. Her insanın masumiyet karinesi vardır. Masumiyet karinesi inançla alakalı değildir. Bu olayda madalyonun iki yüzü olduğunu düşünüyorum. Birinci yüzü bu olayın bir propaganda haline getirilerek maalesef İslam’ı terör dini olarak gösterenlerin işini kolaylaştırmaktır. Kendi elimizle İslam’a zarar veriyoruz. Dinimizi güzel bir biçimde temsil edemiyoruz. Ve bu sorun kendi içimizden çıkıyor. Bu madalyonun diğer yüzü ise Haçlı seferlerinden itibaren Müslüman-Hıristiyan çatışmasından nemalanan şoven Hıristiyanlar var. Bu tarz olaylarla şoven Hıristiyanlık kenetleniyor ve sağlamlaşıyor. İslam’ı, dünyadaki 5 milyar Müslüman olmayan insana terör dini olarak sunuyor ve ‘İşte Müslümanlık İŞİD’dir, Müslümanlık vahabiliktir, selefliktir’ şeklinde propaganda yapıyor. Bunu siyasal arenaya da yansıtıyorlar. Şoven Hıristiyanlığın geliştiği zaman sosyal demokrat partiler güç kaybediyor. Sosyal demokratların liberal ve hümanist politikalarından rahatsız olan şoven Hıristiyanlar bu tarz olayları propaganda aracı olarak kullanıp, köpürte köpürte insanlara servis ediyor. Bu olayda Charli Hebdo’nun yaptığı kışkırtma, onların istediği zaten bu…”

AKIL, BİLİM VE RASYONALİTE ESASTIR
Bu olaydan ders çıkarmamız gerektiğine dikkat çeken Bozkurt, “Kendi elimizle İslam’ı zedelemememiz gerekiyor. Çocuklarımıza ne öğretiyoruz? Bunu kendimize sormamız lazım. Bir çocuğu 12-13 yaşından itibaren eline silah verip ceza vermeyi öğretiyorsak bizde bir sorun var demektir. İslam’ı çocuklarımıza kaynağından öğretmeliyiz. Kur’an, sahih sünnet ve akıl kaynaklı din eğitimi vermeliyiz. Akıl, bilim ve rasyonalite İslam’ın özünde olan şeylerdir. Bu kaynakları terk etmek de bir hastalıktır ve bunu bir an önce çözmeliyiz. Ayrıca maalesef bizim öfke sorunumuz var. Kendi gibi düşünmeyeni dışlama, tekfir etme hastalığımız var maalesef. Bu noktada Diyanet ulemaları ve akademisyenlere büyük görev düşüyor. Bir konsensüs oluşturulmalı ve bu yaraya bir an önce merhem bulunmalıdır” dedi.
Gençlere de tavsiyede bulunan Bozkurt, “Gençlerin dikkat etmesi gereken en önemli şey şu; Şiddete bulaşmak yok. Hayatınızda şiddetin yeri olmasın; eliniz kalem tutsun, okuyun, öğrenin, bilimle ilgilenin, sporla ilgilenin, sanatla ilgilenin. Sanat da en az bilim kadar önemlidir. Türk milletini yüceltmek için elinizden geleni yapın. Çünkü Türk Milleti bir çınarın gövdesidir. Türkiye Orta Asya’daki, Ortadoğu’daki, Balkanlar’daki Müslümanlar da dahil, dünyadaki tüm Müslümanların ümididir ve dayanak noktasıdır. Güçlü bir Türkiye Cumhuriyeti Devleti, güçlü bir Türk milleti, güçlü bir İslam dünyası demektir” dedi.